Terör belası yine kan kustu. Hakkari’den gelen şehit haberleri yüreklerimizi dağladı. kadar alıştık ki şehit haberlerine… gazetelerin iç sayfalarında iki satırla geçiştirdik... haber bültenlerinde magazin haberlerin gölgesinde kaldı şehitlerimiz… Ama bu kez durum çok farklı, nerdeyse bir haftadır savaş var Hakkari’de, bu güne kadar olmadığı kadar pervasızca! Bir avuç eşkıya, Türkiye Cumhuriyetine kafa tutuyor. Beşar Esad, son çırpınışlarında PKK’yı açıktan silahlandırıp üzerimize salıyor. İran’ın, Esad’ın yanında dim dik durması, katliamlara rağmen Rusya ve Çin, Birleşmiş Miletler (BM)’i kitlemesi, sonucunda, BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan pes etmek zorunda kaldı.
Suriye sınırında tatbikat yaptık, daha doğrusu yapmaya çalıştık, Amerika hemen “uyardı”! Hatta uyarması yetmedi Dışişleri Bakanı Clinton önümüzdeki günlerde Türkiye’ye gelecek ve ABD’nin Suriye politikasını empoze etmeye çalışacak.
Güneydoğu soğuk savaşı yaşıyor. Ne yazık ki, şehit haberi almadığımız gün yok…
Basılan karakollardaki askerler ailelerine “baskın yiyeceğiz, bekliyoruz” diyorlar. Peki, tüm bunlar olup biterken yetkililer ne yapıyor? Uyuyorlar mı? İstihbarat alınmadı mı? Nerde insansız hava araçları İHA’lar? Bu kadar stratejik öneme sahip ve defalarca baskın yemiş karakollar TOKİ tarafından neden güçlendirilmedi? Nasıl oluyor da çatışma 5-6 saat sürebiliyor? F16’lar, Skorsky helikopterlerimiz nerde? Daha onlarca soru sorabiliriz ama giden canlar geri gelmeyecek…
Görsel ve basılı medyada ekonomi haberleri boy boy manşetlere taşınıyor. Evet, Türkiye ekonomisi büyüme rekorları kırıyor. Dünyayı ve Avrupa’yı saran ekonomik kriz Türkiye’ye uğramıyor. Gayri Safi Milli Hasıla büyüyor, kişi başına düşen milli gelirimiz artıyor, ihracat rekora doymuyor. Enflasyon tek hanelerde. Türk Lirası, Dolar ve Avro karşısında değerini koruyor. Borsa kazandırıyor. Türkiye ekonomisi parmakla gösteriliyor.
Ekonominiz ne kadar güçlü ise uluslararası arenada o kadar söz sahibi olursunuz. Peki, ekonomisi bu kadar iyi olan, Çin’den sonra ikinci hızlı büyüyen ekonomiye sahip olan Türkiye uluslar arası arenada aynı şekilde güçlü mü? Bu sorunun cevabı için, sadece “Mavi Marmara baskını ve düşürülen uçağımız” gereken cevabı veriyor.
Kimse darılmasın, gücenmesin. Bardağı hep dolu tarafından gösterip kimseyi kandırmayalım. Boyumuzun ölçüsü belli. Bırakın Dünyada söz sahibi olmayı, daha kendi coğrafyamızda olup bitenleri bile kontrol edemiyoruz. Askerlerimizi koruyamıyoruz, ........
Gelin kendimizi kandırmayalım. Türkiye’nin alacağı çok mesafe var, daha yolun başındayız. Kimsenin gazına gelmeyelim. Bardağın boş tarafı da var! Türkiye ekonomisi o kadar güçlenmiş ki artık IMF’ e 5 milyar dolar borç para verecek konuma gelmiş. Siz defalarca baskın yemiş ve açık hedef halindeki karakollarınızı bile güçlendiremiyorsanız, uluslararası sularda geminiz saldırıya uğruyorsa, uçağınız göstere göstere düşürülüyorsa, kendi sınırlarınızda tatbikat bile yapamıyorsanız; kimse bana güçlü ekonomi den bahsetmesin.