இܓperi_kızıܓஇܓ
Aşkın paha biçilecek, bir teraziye koyulacak değeri yok hiçbir sınırlamasıda sevenin yüreğine düştümü aşk denizlerdende, gökyüzündende, dünyadanda büyük peki ya nerde o eski aşklar ne bir pırlantaya nede bir pula satılmayan o tertemiz aşklar...
Bizim aşklarımız vardı leylanın mecnuna vurulduğunu ferhatın dağları deldiğini anlatan. Bir lokma ekmekte olsa sevdiğinin yanında olmak isteyen koca yüreklerimiz... Aşkı zaman mı yok etti bizler mi? Erkek saçına jöle sürmeden kız blue jean dar badi giymeden gidilmiyor sevgililerin yanına... Gözler konuşmuyor titreyen ellerde yok her şey alışıla gelmiş yaşanıyor... Oysa sel olup akan yaşlar gönülden gönüle ulaşan bakışlar vardı...
Aşkın şarabından içenlerde yok sevdası için ölende, bir gün biriyle diğer gün ötekiyle takılanlar çoğaldı. Özler olduk saf temiz duygulu insanları, yok artık kalmadı ne yana baksam.
Aynı sahtelikleri görüyorum seviyorum diyenlere inanamıyorum hal böyle oluncada aşık oldum diyenden korkup kaçıyorum ve duyduğum bu söze kulak veriyorum.Gerçek Aşklar o saf ve temiz sevgiler adem ile havva nın zamanında mı kaldı.."
"Bir gönül vardı bende henüz aşkı tatmamış
Tertemiz hislerine günah nedir katmamış
Arzu duymuş güzele kollarında yatmamış
Tertemiz hislerine günah nedir katmamış
Bir gönül vardı bende henüz aşkı tatmamış
Tertemiz hislerine günah nedir katmamış
Arzu duymuş güzele kollarında yatmamış
Tertemiz hislerine günah nedir katmamış"
AŞK; işte böyle saf,kaynak suyu gibi gürül gürül olması gerekmez miydi?
இܓperi_kızıܓஇܓ