BİR KURUŞ ALAMAYACAKSINIZ, ÖDEMEYECEĞİZ: Buradan, o ranta göz diken, bu soyguna ortak olmaya heveslenen, yerli ve yabancı her kim varsa, onlara seslenmek istiyorum: Boşuna heveslenmeyin. Boşuna avuçlarınızı ovuşturmayın. Bu devran dönüyor. İlk seçimde bu iktidar gidiyor, bu saray sefası bitiyor. Şimdiden uyarıyorum; O kutlu gün geldiğinde, milletimiz yetkiyi verdiğinde, bir kuruş bile alamazsınız! Sayın Erdoğan ve AK Parti iktidarına güvenip de sakın ola, bu hukuksuzluğa, sakın ola, bu vicdansızlığa ortak olmayın. Sonra çok üzülürsünüz. Demedi demeyin. Buradan açık net bir şekilde söylüyorum; bir kuruş alamayacaksınız, ödemeyeceğiz.
O SANDIK, ER YA DA GEÇ GELECEK: Her zaman söylediğim gibi, Türkiye’nin öncelikli sorunu, Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’dir. İktidarın çarpık zihniyetinin başımıza bela ettiği ve bugün, doğamızdan mutfağımıza, işimizden sağlığımıza, her alanda dertlerimizin artmasına neden olan, bu ucube sistemin ta kendisidir. Çünkü, yapısı itibarıyla, işleyişi itibarıyla akıldan yoksundur. Biz akıldan, bilimden, liyakatten yanayız. O yüzden, tek adam değil, ortak akıl diyoruz. O yüzden, 'Ben ne dersem o olur' değil, 'Türkiye Milletin Evi’nde, milletimizle birlikte yönetilir' diyoruz. İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem diyoruz. Vakit yaklaşıyor. İYİ Parti iktidarı yaklaştıkça, iktidardakilerin kimyaları bozuluyor. Yolun sonu göründükçe, yalanların, iftiraların dozu artıyor. Güneş ufukta yükseldikçe, korku bacayı sarıyor. Ama nafile. O sandık, er ya da geç gelecek. O sandık gelecek ve milletimizin herkes ferasetini görecek."