Mehmet Özmen  Ankara  Öteden beri Müslüman Türk toplumunun aile müessesesi oldukça sağlam bir konumdaydı fakat özellikle son yıllarda dikkat çeken gelişmeler yaşanıyor. Aile yapımız, ayakta durmak ve hayatta kalabilmek için canhıraş bir şekilde adeta direniyor. Türkiye’de gittikçe savrulan aile yapımızı akademisyen, yazar Prof. Dr. Ertuğrul Yaman’la konuştuk.   

“Boşanmak moda oldu!”

- Türkiye’de aile kavramı ne durumdadır?

Bilindiği gibi aile, toplumu birbirine bağlayan ve sağlamlaştıran kilit taşlarıdır. Ama maalesef son yıllardaki gelişmeler şunu gösteriyor; bu kilit taşları yerinden oynamış durumda. Boşanmak moda oldu. Aile içinde her zaman sorunlar eskiden beri vardı ama insanlar birbirine tahammül ediyordu, hoş görüyordu ve halk tabiriyle arkaya atıp geçiştiriyordu. Böylece bir ömür mutlu yaşıyorlardı. Günümüzde gerek ekonomik koşulların gelişmesi gerekse televizyonlardaki yanlış örnekler ve tabi başka sebepler bu işi biraz çocuk oyuncağına çevirdi. Daha taze evli insanların çoğu malesef en ufacık bir anlaşmazlıkta boşanmayı düşünmeye başladı. Temelde bu düşünce yanlıştır. Boşanmak çok zorlu durumlarda çözüm olabilir ama ilk akla gelen çözüm olmamalıdır. Son çözümdür, son çaredir. O bakımdan ailenin durumunu çok sağlıklı göremiyorum, üzülüyorum. Çünkü aile giderse toplumda biter.

“Aileye bir müdahale var”

- Müslüman Türk toplumu olarak aslında aileye çok önem veriyoruz ama nerelerde hata yapıyoruz ki bugünkü vahim durumu yaşıyoruz?

Ailede boşanma durumları sanki biraz moda da oldu. Çağdaşlaşmanın, özgürleşmenin, kendine güvenin ve kendini ispat etmenin bir aracı haline geldi. ‘Özgür kadın’ diye bir figür çıktı ortaya. ‘Güçlü ve özgür kadın’ her istediğini yapar, kocasının sözünü dinlemez, ailesine bağlı olmaz. Bu tabi erkek için de geçerlidir. Aklı başında olan her erkek, her beyefendi hanımıyla uyumun yollarını arar. Hanımının gönlünü almayan, onu hoş etmeyen bir erkeğin beyefendiliği sorgulanır. Bütün bunlar ortadayken aile neden sarsılıyor? Müslüman Türk toplumunda böyle bir sorunun olması bile ilginç. Demek ki bize bir müdahale var. Bana göre aile son kaledir. Bu son kaleyi fethetmek için birileri çok özel gayretler sarfediyor ve biz de bu oyuna düşüyoruz malesef. Oyun nedir; ‘ayrıl, kurtul, özgürleş, çağdaşlaş.’..

“Televizyon dizilerinde boşanma ve aile içi tartışmalar özendiriliyor”

- Sayın Hocam, ‘birileri aileye müdahale ediyor’ diyorsunuz. Kimdir bu birileri?

Bu kolaycılık olarak algılanmasın lütfen… Hem İslam’a hem Türk milletine karşı olan dış güçlerdir. Bizi çözmek için parçalamak için her şeyi yapıyor bu insanlar. Düşündüler, taşındılar ve en kolay şey nedir; önce çekirdek aile diye bir şey çıkardılar. 2 buçuk kişilik bir aile diyorum ben ona... Anne, baba, yarım çocuk... Bir defa aileden büyükleri kopardılar. Evde aile büyüğü varsa orada melek yaşar. Aile büyüğü olmadığı zaman orada şeytan yaşıyor. Önce bu başladı. Bunu başlatan elbette önce dışarıdan ama içeride de uzantıları var. Özellikle televizyon dizilerinde boşanma ve aile içi tartışmalar özendiriliyor.

Sanki çağdaşlık gibi takdim ediliyor. Bu yetmezmiş gibi bir de ömür boyu nafaka gibi kolaylaştırıcı, teşvik edici unsurlar da olunca gençler birbirine dayanmak, tahammül etmek yerine ayrılmayı seçiyorlar. Tabi burada olan çocuklara oluyor. en fazla çocuklar etkileniyor. O iki ayrılan kişi de sonrasında çok büyük oranda mutsuz oluyor. Çünkü sonradan yama tutmaz, mümkün değil. Daha geniş planda bakıldığında toplumun kesimleri birbirinden kopmaya başlıyor, bu boşanmalar sonucunda. Allah korusun bekamıza kadar giden bir tehlike ile karşı karşıyayız diye düşünüyorum.