- Sempozyumdan detay
- - Adalet Bakanı Abdülhamid Gül’ün konuşması
( İSTANBUL ) İSTANBUL
- Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, “Bu ülkede yüzde 20 alıp Başbakan olanlar oldu. Ama biz demokrasinin çıtasını yüzde 50+1 alan hükümet olsun çıtasıyla ne söylüyoruz; Türkiye’de kutuplaşma sona ersin kucaklaşma siyaseti ortaya çıksın” dedi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, İstanbul Üniversitesi’nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Sisteminin Yapılanması Sempozyumu’na katıldı.
Gül, “Vesayetçi Sistemden Demokratikleşmeye Türkiye’de Siyasi Sistemin Dönüşümü” başlıklı açılış konferansında önemli açıklamalarda bulundu. Anayasalar bir partilere, konjonktüre, döneme bırakılmayacak kadar önemli metinler olduğunu söyleyen Bakan Gül, “Yeni bir anayasayı yürürlüğe koymayı başarmayı çok arzuladık ve gerçekten 17 defa değişmiş adeta başlangıçtan sonucuna kadar birçok maddeler elden geçmiş yamalı bir bohçaya dönmüş anayasaydı ama bu hedefe ulaşmak mümkün olmadı. Müstakil bir anayasa yazımına yaklaşacak bir şekilde milletimizin onayına sunulabildi. Her türlü vesayetin zincirini çözmüş çağına ve ülkesine yakışan bir anayasayı oluşturmak ve bu sebeple her türkü siyasi mülahazanın üzerinde tutmak gereken milli bir hedeftir” dedi.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi daha doğru bir sistem kurma, mevcut sistemin eksik ve hatalı yapısal arızalarından kurtulma girişimi olduğuna vurgu yapan Bakan Gül, FETÖ’nün devlet organizasyon yolunda yaptığı ağır tahribat kurumsal yapımı güçlendirmeyi tahribatın yıkıma dönüştüğü yerlerde organizasyonu yeniden toplamayı zorunlu hale getirdiğini aktardı. 1982 Anayasası’nın yürütmeyi ikiye bölen düalist bir yapıda olduğunu söyleyen Bakan Gül, “1982 Anayasası bir hükümet krizinin ötesinde devlet krizini oluşturan bir düzenlemeye sahiptir. Hukuken ve siyaseten sorumluluk vermediği Cumhurbaşkanı’na parlementer hiçbir sistemde görülmediği kadar yetkiler bahseden bir sistem vardı 16 Nisan öncesi. Koalisyon dönemlerinin siyasi kriz ve tecrübeleri hep tartışılan hükümet sistemleri konusu milletin bekası ve ihtiyaçları yine bu sebepler zincirini tamamlayan halkalar olmuştur” ifadelerini kullandı. “Türkiye, Kuzey Avrupa’da etrafındaki terör örgütlerinden azade bir ülke değildir” Küresel ölçekte bir politik krizin giderek artığını ifade eden Bakan Gül, “Türkiye bir Kuzey Avrupa’da etrafındaki terör örgütlerinden azade bir ülke değildir. Elbette birçok tehditlerle birçok enerji koridorunun askeri politik araçlarla kendi geleceğini inşasında gören anlayışın içerisindedir. Bölgemizdeki Türkmenlerin, Arapların ve Kürtlerin terör örgütlerinin saldırısı altında kaldığı 100 yıl önce cetvellerle, kalemlerle bu bölgeyi dizayn edenlerin tekrar kalemlerini cetvellerini aldığı bir dünyada yaşıyoruz” dedi.
“Yersen yoğurt içersen ayran parlamenter sistemi” Bakan Gül, “1982 Anayasası’nın getirdiği bu düalist yapı birbirini denetlemesi için getirmesi gereken bir sistemde değildir. Çatışmayı, krizi ve bu krizden gerektiğinde olağan dışı müdahalelerle iktidarı ele geçirmesi ya da yönetmesi gerçekten darbe anayasanın kurduğu kurguladığı bir sistemdir. Bu millet idaresinin zapturapt alınması anlamına gelmekteydi. Sürekli vesayet ideolojisi kendisine zemin bulmaktaydı. Değerli arkadaşlar bu sistemin ve uygulamanın adı yersen yoğurt içersen ayran parlamenter sistemidir” şeklinde konuştu.
“Bu ülkede yüzde 20 alıp Başbakan olanlar oldu” Kuvvetler ayrılığı prensibinin daha keskin ve net olduğunu ve demokraside vücut bulacak bir hükümet sistemine evrildiğini belirten Bakan Gül, şöyle konuştu: “Yüzde 50+1 gibi çok büyük bir çoğunlukla hükümet olacak modelden bahsediyoruz. Ak parti seçimlerde yüzde 30'da olsa, 35'de alsa 45'de alsa yine iktidarda olacak bir parti ve herkesin bildiği bir realite var. Bu ülkede yüzde 20 alıp Başbakan olanlar oldu. Ama biz demokrasinin çıtasını yüzde 50+1 alan hükümet olsun çıtasıyla ne söylüyoruz; Türkiye’de kutuplaşma sona ersin kucaklaşma siyaseti ortaya çıksın. Türkiye’de marjinal bir kesim değil bütün kesimlerin oyunu alan sandıktan çıkan irade ülkeyi yönetsin şeklinde bir yaklaşımdır. Hükümet artık elini Meclis’ten çekecek yasama organı güçlenecek, meclis asli fonksiyonunu yapacak hem hükümet bende meclis egemenliğin kaynağı olan halk tarafından doğrudan seçilecek ve istikrarsızlıklar ortadan kalkacaktır. Böylece kuvvetler ayrılığı prensibi de daha keskin ve net bir şekilde demokraside vücut bulacak bir hükümet sistemine evrildik”.
http://beyazgazete.com/video/webtv/siyaset-3/adalet-bakani-abdulhamit-gul-bu-ulkede-yuzde-20-alip-basbakan-olanlar-oldu-525247.html