Münafık Gün Boyunca Sürekli Homurdanarak Olumsuz ve Şikayetçi Konuşmalar Yapar

A9 TV 2016-11-19

Views 3


Müslüman tüm ahlakı, tavırları ve konuşmalarıyla 'insanların içini açan, nezih, kaliteli ve pozitif' bir insandır. Münafık ise bunun tam aksine, her hali ve her tavrıyla çevresine 'negatif enerji yayan' bir varlıktır. Gün içinde yaptığı hemen her konuşmasında münafığın bu negatif ruh halini görmek mümkündür.


Zira insanın ruh halinin en net yansımaları konuşmalarında ve üslubunda ortaya çıkar. Güzel bir ruhtan güzel sözler akar. Karanlık ve hastalıklı bir ruhtan ise hastalıklı bir üslup çıkar. Münafığın konuşmaları da işte onun ruh halindeki anormalliğin alarmını verir. Çünkü münafık mutsuz ve huzursuzdur. İkiyüzlü, sahte, hain bir kişiliğe sahip olmanın ezikliğini ve acısını hayat boyu içinde taşır. Bu durum konuşmalarında buram buram kendini hissettirir. Hiç bir zaman Allah'ın yarattığı güzellikleri görüp onlardan zevk alamaz. Gördüğü her şey ona sıkıntı verir. Hiçbir şey onu mutlu etmeye yetmez. Sürekli şikayetçi bir üslup kullanır, homurdanır, hoşnutsuzluğunu dile getirir.

Münafığın tüm bu şikayetlerinin ortak noktası ise, bunların her birinde söylediği sözlerle 'Müslümanları suçlaması, onları zor durumda bırakmaya çalışması'dır. Amacı, onların sözde 'kötü niyetli, adaletsiz, vicdansız, düşüncesiz, iyiyi kötüyü, doğruyu yanlışı ya da eksiği fark edemeyen kimseler; kendisinin ise 'vicdanlı, adil, doğruyu yanlışı, her türlü aksaklığı, eksikliği fark edebilen, dikkati açık ve akıllı biri olduğu' imajını verebilmektir. Bu sinsi amacı doğrultusunda, bin bir türlü yalan dolan, iftira ile Müslümanlara yönelik suçlayıcı ve şikayetçi konuşmalar yapar.

Örneğin bir kıyafet görse onda mutlaka bir eksiklik bulur. Kendisi için özel gidilip alınmış bir pantolonu "Kumaşı istediğim gibi değil, daha kaliteli olsun" deyip geri yollatır. "Bu gömleğin rengi bir ton daha koyu olmalı" deyip başka gömlekler arattırır. Kendisine hediye edilen bir elbiseyi, "Bu benim zevkime tam uygun değil" diyerek geri çevirir. Bir sofraya otursa, sofrada onun için hazırlanan nimetleri görmek yerine mutlaka olmayanlara dem vurur. Masada pek çok yemek çeşidi olsa, orda olmayan bir şey bulup, "Bu niye yok?" der. Mükemmel dekore edilmiş bir odaya girip, oradaki yüzlerce güzelliği övmek yerine, kimsenin dikkatini çekmeyecek bir eksikliği bulup onu dile getirir. Dilinde, sözünde hep eksiklik, olumsuzluk vardır. Her insanın, her mekanın, her eşyanın eksik ve kusurlu y

Share This Video


Download

  
Report form
RELATED VIDEOS