ER TURAN
Gelsin yeniden Ulu günler,
Allah ona hayat ver.
Bölüneni kurt kapar,
Birleşin, birleşin.
Ömür de geçip gidiyor,
Arzularımız eriyip bitiyor.
Geleceğine sahip çık Turan,
Olmaman için zaman gidiyor.
Kime gerek yuvarlak (yetim) başın,
Yurdun için doğdun sen.
Turan oğlu zarar görmesin,
Turan tuğu inmesin.
Kimler seni alıkoydu,
Er İdil’in torunları (tohumları).
Yeniden doğdu cesur oğlan,
Yeniden doğsun Türk kanı.
Türk kanı dolaşınca (dalgalanınca),
Tek bir şey kalmaz bu alemde.
Güneş’in ta kendisidir gülümseyen,
Nurunu saçar tüm insanlara.
Türk kanı dolaşınca,
Tek bir şey kalmaz etrafta.
Tüm dünya silkelenir bir anda,
Parlayınca ta kendisi Güneş’in.
Yırtılınca halkın yakası,
Başına nişan alır bilek taşı.
Gelen-geçene yem olursun,
Esneme, aklını başına al.
Ey Turan’ın geniş bozkırı,
Ortaya çıkmazsa halkın bilgini,
Gelen-geçene yem olursun,
Esneme, aklını başına al.
Ateş ve sudan yaratıldı,
Bilge Turan, Evlat Turan.
Kurtarın Dünyayı,
Karanlığın kanadından.
Dağıt (huzurunu boz) üstündeki kara bulutları,
Zirvesine çık sonsuz Alp’in.
Nerede Gök Kurt’un (Gökbörü’nün) mevlası,
Nerede Bozkır Kuşunun sahibi.
Nerede dalgalanan tuğun (bayrağın) nerede,
Nerede çırpalanan oğlun,
Sis yeniden düşmez mi?
Turan yeniden doğmaz mı?
Gelsin yeniden Ulu günler,
Allah ona hayat ver.
Diri kalan ruhlar,
Dirilin, dirilin.
Önündedir hala Ulu günler,
Bölüneni kurt kapar (yer),
Birleşiniz, birleşiniz.