AKP, Başkanlık Anayasası Çalışmalarını Sürdürüyor
Burdur AKP Gençlik Kolları’nın düzenlediği, konuşmacısının AKP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un katıldığı Yeni Türkiye Yeni Anayasa konulu konferans dün (03 Ocak 2015) akşam Öğretmenevi Konferans salonunda gerçekleştirildi.
Burdur AKP Gençlik Kolları’nın düzenlediği, konuşmacısının AKP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un katıldığı, ülke çapında sürdürülen, Anayasa Forumları Hareketi’yle püskürtülen ve boşa çıkarılan anayasa yapma hayalinin yeniden canlandırılması anlamında “Yeni Türkiye Yeni Anayasa” konulu konferans dün (03 Ocak 2015) akşam Öğretmenevi Konferans salonunda gerçekleştirildi. Konferansı kalabalık bir kitle izledi.
LAİK, DEMOKRATİK, SOSYAL BİR HUKUK DEVLETİNİ SAVUNAN MEVCUT ANAYASA RAHATSIZLIĞI
Konferansa AKP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, AKP Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, İl Başkanı emekli Hâkim Albay Av. Mehmet Fatih Çınar, İl Genel Başkanı Osman Karakaya, AKP Meclis üyeleri ve vatandaşlar katıldı.
Konuşmacı olarak kürsüye çıkan AKP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, mevcut anayasanın “ruhunu teslim etmeden anayasa yapmanın mümkün olmadığı”nı belirterek başladığı konuşmasında, “eski anayasa ruhunu teslim edecek. Anayasa olarak anayasa yapılacak” şeklinde, Türkiye Cumhuriyeti devletinin “laik, demokratik sosyal bir hukuk devleti” olduğundan bahseden, laik demokratik Cumhuriyet değerlerini savunan mevcut Anayasa’dan rahatsızlığını ifade etti.
İşte Profesörün konuşmasından çarpıcı parçalar:
ANAYASANIN SİYASİ İKTİDAR İÇİN YAPILDIĞINI BİLMEYEN ANAYASA CEHALETİ DİNLEYENLERİ MESTETTİ!
“Türkiye’de birçok Anayasa değişikliği yapılmasına rağmen, anayasa ile ilgili tartışmaları, sorunları çözemedik. Çünkü sorun ruhla ilgili. Mevcut anayasa bu bakımdan ruhunu teslim etmedikçe Türkiye’nin anayasa ile ilgili sorunları aşabilmek mümkün değil. Biz bunun için anayasa değişikliği değil, yeni anayasa diyoruz. Bu anayasa ruhunu teslim edecek, bunun yerine gerçekten bir anayasa olarak anayasa yapılacak. Siyasi iktidar kaynağı metin değil, sadece hukuk metni olarak bir anayasa yapacak.”
TÜRK TARİHİNİN DOĞAL GİDİŞATINA KARŞIT BEYHUDE CEREYAN
“1960’tan bu yana siyaset sahip olduğu mevzileri iktidar yetkisini kullanmadığı için bürokratik oligarşik yapı kullandı. Siyasete çok dar bir alan kaldı. 2002’den bu yana milletin verdiği yetkiye dayanarak onu mahcup etmeyecek şekilde sonuna kadar kullandık.”
MİLLET İRADESİ DENİLEN, DEMOKRATİK ÇOĞULCULUK DEĞİL MECLİS ÇOĞUNLUĞU
“Yeni Türkiye dediğimiz şey tamamen millet iradesine dayanan bir iktidar, milletin kendi kendini yönetmesi ve sadece yönetme yetkisinin milletten alındığı bir anlayıştır kastettiğimiz. Bu Türkiye’ye fiilen gelmiş durumdayız. Bunu yeni anayasa ile yazılı hale getireceğiz. Bazı yerlerde soruyorlar, 2 sene çalıştınız olmadı, olacak mı diyorlar. Bu seçimde olacak. Haziran 2015’ten sonra yeni anayasayı oluşturacak bir iradeyi ve çoğunluğu milletimiz parlamentoda oluşturacak. Bunu tarihin gidişine, akışına dayanarak söylüyoruz.
BAŞKANLIK ANAYASASI ÖVGÜSÜ
“Gelmiş olduğumuz tablo yeni anayasayı Türkiye açısından bir zaruret haline getirmişti. Bu zaruret gerçekleşecek. Bunun zamanı Haziran 2015 seçimleri sonrasıdır. Bu mevcut anayasa zihniyeti ile Türkiye’yi yönetebilmek mümkün değildir. Milli bütünlüğü koruyabilmek, topraklarımızı koruyabilmek mümkün değil, bu zihniyetin değişmesi lazım. Bizi bu topraklarda bin yıldır bir arada tutan anlayışı ihtiva eden bir zihniyeti bir anayasal metin olarak geçerli hale getirmemiz gerekiyor. Bu tarihi zaruret. Ya yapacağız. Ya yapacağız. Önümüzdeki seçimin en önemli gündem maddesi yeni anayasa olacaktır. Muhalefet partileri bu işin farkında değiller. En büyük öğretmen millettir. Her seçimde referandumda öğretiyor. Milletimiz son bir öğretme vazifesi daha yapıp bunu anlayan bir muhalefeti de çıkaracak. Bunda şüphemiz yok. Bizim yapmak istediğimiz anayasayı bir iktidar kaynağı olmaktan çıkarmaktır. Anayasa dünyanın gelişmiş ülkelerinde iktidar kaynağı olarak kullanılan bir metin değil, diğer kanunlar gibi hukuk metnidir. Biz anayasayı hukuk metni yapmak istiyoruz. İktidar kaynağı olmaktan çıkarmak istiyoruz. Özet olarak vesayetçi anlayışı tasfiye ettik. Bunu anayasaya da koymak istiyoruz.”