Dünya Turizm Fuarı, İngiltere’nin başkenti Londra’da 35’inci kez kapılarını ziyaretçilere açtı. Türkiye dünyanın en büyük ikinci turizm fuarında yaklaşık 800 metrekarelik bir alanda temsil ediliyor. Fuara katılan 60 Türk turizm firması, kurdukları stantlarda Anadolu’nun güzelliklerini sergiledi.

Arnavutluk da fuardaki yerini aldı. Arnavutluk Kentsel Gelişme ve Turizm Bakanı Eglantina Gjermeni, “Burada ülkemizdeki turizm sektörüne en iyi sürdürülebilir yatırımı çekmeye çalışıyoruz. Bununla birlikte çoğu medya kurumu Arnavutluk’u Balkanlar‘ın yeni Hırvatistan‘ı olarak niteliyor” dedi.

Afrika’dan fuara katılan temsilcilerin gündem ise binlerce can alan Ebola virüsü oldu. Afrikalılar, virüsün kıtanın tamamını tehlikeli yapmadığı konusunda ziyaretçileri ikna etmeye çalıştı.

Gana Turizm Bakanı Elizabeth Ofusu-Agyare:
“Batı Afrika çok büyük. Batı Afrika bir şehir gibi değil. Kıtanın batısı çok geniş, Gana’da Ebola yok. Ülkemizde henüz bir Ebola vakası yaşanmadı ancak ilgisiz de değiliz. Havaalanlarında tarama yapıyoruz. Eğer Ebola semptomu varsa ülkeye giremezsiniz.”

Büyük ilgi gören fuar, turizm sektörünün ne kadar çeşitli ve canlı olduğunu ortaya koyuyor. Ortaya çıkan büyük iş fırsatları Güney Amerika’da bulunan ülkeleri de ilgisiz bırakmadı.

Ekvador Turizm Bakanı Sandra Naranjo:
“Turizmi ülkemizin ikinci büyük gelir kaynağı haline getirmeyi deniyoruz. Bu petrolü olmayan bir ülkeye geçiş sürecinde çok önemli. Hemen bir sayı vermek gerekirse; turizm sektörüne yaptığımız yatırım 2006’ya göre 10 kat daha fazla. Bu nedenle kamu ve özel sektör beraber çalışıyoruz. Çünkü turizmin ülkemizin geleceği olduğunu düşünüyoruz.”

Fuarı organize edenlere göre 2013 yılında 2,8 milyar Euro büyüklüğünde anlaşmalar yapıldı. Bu rakamının bu yıl daha da artması bekleniyor.

euronews muhabiri:
“Londra Turizm Fuarı‘na 160’tan fazla ülkenin katılarak tanıtım için stant açmaları sektörün ne kadar önemli olduğunun kanıtı oldu. Artan sayıdaki katılımcılar, yenilikçi sunumlar aracılığıyla sayısı 50 bini bulan ziyaretçileri ülkelerinin ne kadar çekici olduğu konusunda ikna etmeye çalıştı.”