Hz. Musa Kıssası: Müslüman’ın düşmanı Allah’a da düşmandır.

A9 TV 2014-08-24

Views 22

ADNAN OKTAR: Cenab-ı Allah diyor ki Taha Suresi 24’te Hz. Musa (a.s)’a: "Firavun'a git, çünkü o azmış bulunuyor."  Her ayet okunuşta Allah’a sığınıyoruz. Kimden? Şeytandan.  "Firavun'a git, çünkü o azmış bulunuyor." Hemen Hz. Musa (a.s) diyor ki: “Dedi ki: "Rabbim, benim göğsümü aç." [Taha Suresi, 25] Bir sıkıntı var üstünde. Firavun’un azgınlık, taşkınlık yapmasından çekiniyor. "Bana işimi kolaylaştır." [Taha Suresi, 26] Zor işlerle karşılaşacağını düşündüğü için “kolaylaştır.” "Dilimden düğümü çöz;" [Taha Suresi, 27] “Rahat konuşayım.” Çünkü heyecanlanmış dili dolanıyor. "Ki söyleyeceklerimi kavrasınlar." [Taha Suresi, 28] Bak, “tebliğe gitmem” demiyor, kendini psikolojik olarak hazırlamak istiyor onun için Cenab-ı Allah’ın ona yardım etmesini istiyor. "Ailemden bana bir yardımcı kıl," [Taha Suresi, 29] "Kardeşim Harun'u" [Taha Suresi, 30] Özellikle altını çizeceğimiz bir konu. Değil mi? Bak; “kardeşim Harun’u.” "Onunla arkamı kuvvetlendir." [Taha Suresi, 31] "Onu işimde ortak kıl," [Taha Suresi, 32] Bak, ne kadar uzun Allah’a dua ediyor. "Böylece seni çok tesbih edelim." [Taha Suresi, 33] “Seni çok analım.” "Ve seni çok zikredelim." [Taha Suresi, 34] "Şüphesiz sen bizi görüyorsun." [Taha Suresi, 35] Her yerde. “(Allah) Dedi ki: ‘Ey Musa istediğin sana verilmiştir.’" [Taha Suresi, 36] Bu duanın arkasından, bak Cenab-ı Allah her duayı kabul ediyor.

BÜLENT SEZGİN: Hocam, Hz. Harun (a.s)’ı istemesi dolayısıyla dua etmesi, sadece onu mu güvenilir görüyor acaba etrafında o dönemde?

ADNAN OKTAR: Evet. Ayette zaten söylüyor “başkasına söz geçiremiyorum ben Ya Rabbi” diyor. “Kardeşimden ve kendimden başkasına söz geçiremiyorum” diyor.

"Andolsun, biz sana bir defa daha lütufta bulunmuştuk." [Taha Suresi, 37] Yani sana bir güzellik, bir ikram, bir nimette bulunmuştuk. "Hani, annene vahyolunan şeyi vahyetmiştik" [Taha Suresi, 38] "Onu sandığın içine koy,” kimi? Hz. Musa (a.s)’ı. Bak ne kadar tehlikeli bir ortam. Çocuk; su zaten tehlikeli bir şeydir. Sandık da hiç güvenilmeyen bir şey. Yani gemi bile batıyor. Sandal bile tehlikeli. Fakat bir sandık. Nehir, çok güçlü akan bir nehir. “Onu sandığın içine koy, suya bırak,” müthiş bir tevekkül. Allah’a kendini tam teslim etmek gerekir. “..böylece su onu sahile bıraksın;” Sahile gelir vahşi bir hayvan çocuğa saldırabilir. Vahşi köpek, vahşi kediler, bu çocuk yani her şey olabilir. Ama bak Cenab-ı Allah diyor ki: “..onu benim de düşmanım, onun da düşmanı olan biri alacaktır.” Demek ki müminin düşmanı olduğunda o düşman, bilecek ki Allah’a da düşman. Müslüman’ın düşmanı Allah’a da düşmandır. Bak, diyor ki adamlar bana düşman. Sana düşman ama Allah’a da düşman oluyor. Müslümana düşman olan Allah’a da düşman oluyor.

“Gözümün önünde yetiştirilmen için, kendimden sana bir sevgi yönelttim." [Taha Suresi, 39] Sevgi neyi sağlıyor? Gözünün önünde rahat yetişmesi, ona bir kötülük edilmemesini sağlıyor, Hz. Musa (a.s)’a. Sevgi ne yapıyormuş? Belayı kaldırıyormuş. Sevgi ne yapıyormuş? Saldırgan insanı munis, muhlis, halis hale getirebiliyor. Vahşiliğini kırabiliyor, azgınlığını kırabiliyor. Sevginin gücü büyük. O devrin en azgın teröristi, en vahşi adamı Firavun ama Hz. Musa (a.s)’a karşı Allah kalbine bir sevgi yöneltiyor, adam bütün azgınlığını dizginlemiş oluyor. Sevgi galip geliyor. Sevgi demek ki belayı önleyici bir şey, kavgayı önlüyor, terörü önlüyor, anarşiyi önlüyor burada görüyoruz. Bak, “gözümün önünde yetiştirilmen için” çünkü Allah her yerde görüyor. Ama sevgi olduğunda saldıran olmaz.

"Hani kız kardeşin gezinip; "Onu(n bakımını) üstlenecek birini size haber vereyim mi?" demekteydi. Böylece, seni annene geri çevirmiş olduk ki, gözü aydın olsun ve hüzne kapılmasın (üzülmesin).” Bak, göz aydınlığı ve üzülmeme. Gözü aydınsa bir insanın üzülmüyor zaten. Ama gözü aydın değilse üzülebiliyor. Kız kardeşinin gezinmesi niye? Sevgiden, merhametten, şefkatten. “Onun bakımını üstlenecek birini size haber vereyim mi?” diyor. Firavun’un şefkatini tahrik ediyor. Önce Allah sevdiriyor Firavun’a Hz. Musa (a.s)’ı. Çünkü Firavun der ki; “bana ne? Kim ne yapıyorsa yapsın” diyebilir, vahşileşebilir ama vahşileşmiyor.

 “"Onu(n bakımını) üstlenecek birini size haber vereyim mi?" demekteydi. Böylece, seni annene geri çevirmiş olduk ki, gözü aydın olsun ve hüzne kapılmasın. Sen bir insan öldürmüştün de, biz seni tasadan kurtarmış ve seni 'esaslı bir denemeden geçirip-den

Share This Video


Download

  
Report form