ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınıyorum. Tevbe Suresi, 8; “Nasıl olabilir ki! Eğer size karşı galip gelirlerse size karşı ne 'akrabalık bağlarını', ne de 'sözleşme hükümlerini gözetip-tanırlar. Sizi ağızlarıyla hoşnut kılarlar, kalbleri ise karşı koyar. Onların çoğu fasık kimselerdir.” (Tevbe Suresi / 8)
“Allah'ın ayetlerine karşılık az bir değeri satın aldılar, böylece O'nun yolunu engellediler. Onların yaptıkları gerçekten ne kötüdür.” (Tevbe Suresi / 9)
“Onlar (hiç) bir mü'mine karşı ne 'akrabalık bağlarını', ne de 'sözleşme hükümlerini' gözetip tanırlar. İşte bunlar, haddi aşmakta olanlardır.” (Tevbe Suresi / 10) Bak, “Onlar (hiç) bir mü'mine karşı ne 'akrabalık bağlarını', ne de 'sözleşme hükümlerini' gözetip tanırlar. İşte bunlar, haddi aşmakta olanlardır.” Müminlere karşı sözleşme hükümlerini yani birbirlerine karşı düşürt davranmak, birbirini koruyup kollamak, birbirlerini âli hale getirmek, güzel hale getirmek. Aksi olan tavırlarda da Müslümanlara yardımcı olmak. Müslüman’ı mahcup edip, küçük düşürmek, zarara sokmak, ihbar etmek, canını yakmak Müslüman’a yakışmaz. Bak, “Onlar (hiç) bir mü'mine karşı ne 'akrabalık bağlarını', ne de 'sözleşme hükümlerini' gözetip tanırlar.” Böyle olmak; “İşte bunlar, haddi aşmakta olanlardır” diyor Cenab-ı Allah.
“Eğer onlar tevbe edip namazı kılarlarsa ve zekatı verirlerse, artık onlar sizin dinde kardeşlerinizdir.” Tevbe edecek yani yaptığından dolayı, Müslümanlara zulmediyorsa. Namazını da kılıyorsa, zekatını veriyorsa, “artık onlar sizin dinde kardeşlerinizdir.” Din kardeşi olmak ne demek? Kardeş, gerçek kardeş. “Bilen bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıklarız.” (Tevbe Suresi / 11)
“Ve eğer antlaşmalardan sonra, yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hınç besleyip-saldırırlarsa, bu durumda küfrün önderleriyle çarpışın. Çünkü onlar, yeminleri olmayan kimselerdir; belki cayarlar” (Tevbe Suresi / 12) diyor Allah.