KARAR: ÖZGÜR MISIR’IN İDAMI

3 Temmuz’daki askeri darbenin ardından Rabia meydanıyla özdeşleşen darbe karşıtı özgürlük protestolarının nasıl da iki binden fazla cana malolduğunu hepimiz an be an izledik.
Ölümlerin haricinde yüzlerce yaralı ve yine sayıları binleri bulan tutuklamalar...

Darbe yönetiminin baskıları artarak devam ediyor.
Halk iradesinin meşru bir tercihi olarak iktidara gelmiş olan İhvan-ı Müslimin, 3 ay kadar önce darbeci yönetim tarafından ‘terör örgütü’ ilan edilmiş ve hareket mensuplarına karşı cadı avı başlatılmıştı.

Geçtiğimiz günlerde ürkütücü bir gelişme daha oldu.
Minye kentindeki Ceza Mahkemesi, ‘İhvan-ı Müslimin üyesi oldukları’ ve ‘darbe karşıtı protestolar sırasında bir polis cinayetine karıştıkları’ iddiasıyla 529 kişiye idam kararı verdi.
Hukuk tarihinde, tek seferde en yüksek sayıda idam cezası içeren bu karar, iki gün içinde, hiçbir sanık ve avukat dinlenmeksizin verildi.

Darbe yönetimi, insanları katlettiği gibi hukuku da katlettiğini göstermiş oldu.

Karar, istişare amacıyla müftüye sunulacak fakat müftünün red kararı, mahkeme üzerinde bağlayıcı değil. Temyiz sürecinin imkânından bahsedilmekle birlikte, nihai hükmün okunacağı 28 Nisan’a kadar idamların gerçekleşip gerçekleşmeyeceğine dair bir garanti de yok.

Ayrıca, 28 Nisan’da, aynı davaya ilişkin 600 kadar daha idam cezası gelmesi bekleniyor.

Bu gerçekleşirse, binden fazla insan, hiçbir rasyonel delile ve savunmaya başvurmaksızın idama mahkum edilmiş olacak.
529İD4M adı altında yürütülecek ve sürecin takipçiliğini yapacak sosyal medyadaki duyuru ve haber aktarımının yanında, önümüzdeki günlerde konuyla ilgili kitlesel gösteriler ve basın açıklamaları yapılması da planlanıyor.

Adaleti titizlikle ayakta tutması emredilen şahitler olarak bu zalim yönetime karşı tüm insanlığı tavır almaya, yapılan zulmün kamuoyu düzeyinde farkına varılması ve haksızlıklara karşı şahitlik sorumluluğumuzu yerine getirmek üzere, duyarlı, vicdan sahibi ve elinden geldiği ölçüde sorumluluk alabilecek herkesi harekete geçmeye çağırıyoruz.