Tarihler 6 Nisan 1994‘ü gösterdiğinde uzun süredir tansiyonun yüksek olduğu Ruanda’da radyodan Hutu asıllı Devlet Başkanı Juvenal Habyarimana’nın uçağının düşürüldüğü duyuruldu.
Bu dakikadan itibaren ülkede aşırı milliyetçi Hutular, yaklaşık 100 gün içinde 800 bin Tutsi ve ılımlı Hutu’yu ellerine geçen her tür aletle katletti. Bazı kaynaklar bu olayı 20. yüzyılın en hızlı soykırımı olarak tanımladı.
Ülkenin ekonomisi silah alımına uygun olmadığı için Çin’e yüzbinlerce satır sipariş edilirken, zengin Tutsiler silahla acısız öldürülmek için cellatlarına mermi parası veriyordu.
Fransa ve Amerika Birleşik Devletleri’nin bölgede görev yapan Birleşmiş Milletler Barış Gücü askerilerini etkisiz kılması olayların büyümesinin en önemli nedeniydi.
Fransa o dönemdeki Ruanda hükümeti ile yakın ilişkileri nedeniyle bir çok kaynakta yaşanan katliamın baş sorumlusu olarak gösterildi.