Birçok Avrupa ülkesi ekonomik krizin pençesinde bulunurken, bu ülkeleri kemer sıkma önlemleri uygulamaya zorlayan ve sosyal patlamanın eşiğine getiren troykanın fazla ileri gidip gitmediği sorgulanıyor.

Avrupa Parlamentosu’nda konuşan eski Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet aldığı kararları savundu:

“Bu önlemleri almasaydık, bugün rahat bir şekilde Euro Bölgesi’ni daha istikrarlı bir duruma getirme zorulaklarına değinemezdik. Tamamen farklı bir durumda olurduk.”

Strasbourg’da toplanan kimi Avrupa milletvekilleri kemer sıkma önlemlerini uygulayan ülkelerin sosyal patlamanın eşiğine geldiğini belirtti ve bu durumdan dolayı troykayı suçladı.

Avrupa Milletvekili Elisa Ferreira alınan kararlın etkili olmadığını söyledi:

“Portekiz ve Yunanistan ekonomik kriz ile boğuşurken neden Avrupa Birliği’nin özelleştirme konusunda bu kadar baskı yaptığını anlamaya çalışıyoruz zira hükümetler herhangi bir anlaşmayı müzakere edecek durumda değil.”

Belçikalı Avrupa Milletvekili Philippe Lamberts ise Avrupa Komisyonu’nun troykanın aldığı kararlardan siyasi anlamda sorumlu tutulması gerektiğini söyledi:

“Misyonu çerçevesinde Avrupa Merkez Bankası‘nın, Uluslararası Para Fonu’nun veya başka kurumların teknik yardımına ihtiyacı olursa, bu kurumlara danışma konusunda tamamen özgür bir şekilde hareket edebilir. Ancak Avrupa Komisyon’u yardım programlarına yönelik sorumluluk yüklenen tek kurum olmalı.”

Troyka hakkında yapılan araştırma sonuçlarının Mart veya Nisan ayında Avrupa Parlamentosu’na sunulması bekleniyor.