ADNAN OKTAR: Kaf Suresi, 36. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Biz bunlardan önce nice nesiller yıkıma uğrattık ki onlar, zorbaca yakalamak (yakıp-yıkmak, baskı ve şiddetle yönetmek, sindirmek) bakımından kendilerinden daha üstündüler.” Mesela Esad güçleri de şu an, zorbaca yakalamak bakımından eski iblis bakımından daha üstünler. Apartmanlarda Müslümanları sıkıştırıyorlar, alt katlarda sıkıştırıyorlar, bodrum katlarda. Suratlarına kurşun sıkıp onları şehit ediyorlar. Bakın Cenab-ı Allah diyor ki, ayet devam ediyor, “delik-deşik etmişlerdi. Onlar da her yeri delik deşik ediyorlar kurşunlarla, top mermileriyle, her yer delik deşik, bütün binalar delik deşik. Yani bu ayetin anlamı çeşitli. İnşaat yapmalarına da bakar ama delik deşik etmeleri kurşunla, top mermilerle delik deşik etmesi ona da bakar. “(Ama) kaçacak bir yer mi var?” İnsanlar kaçacak yer arıyorlar şu an değil mi? Kimi Türkiye’ye kaçıyor, kimi Ürdün’e kaçıyor. Ayetin işareti açık.
37-“Hiç şüphesiz, bunda, kalbi olan ya da bir şahid olarak kulak veren kimse için elbette bir öğüt (zikir) vardır.” Şimdi bak diyor ki, şeytandan Allah’a sığınırım: “Bunda kalbi olan” bir kere kalbi oluyorsa vicdanen güzel karar veriyor kalbi olan ama diyor ki Cenab-ı Allah, “ya da” diyor, “bir şahit olarak kulak veren” yani herhangi bir insan, kalbi devreye sokmamış ama kulak veriyor. O da diyor, mantığıyla da anlar bunu diyor. “Kulak veren kimse için elbette bir öğüt (zikir) vardır.” Kalbi açık olan zaten görür, diyor Allah. Ama düz mantıkla bakan da anlar bunu, diyor Allah. “Ya da” diyor ayette, “ya da bir şahit olarak kulak veren” yani kulağını teksif etmiş, “kimse için elbette zikir vardır.”
38-“Andolsun, Biz gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık; Bize hiçbir yorgunluk dokunmadı.” Ehl-i Kitap diyor ya, “Allah yoruldu” diyorlar. “Dinlendi Allah” diyor. Allah, “Bana bir yorgunluk dokunmadı” diyor. Allah’a niye yorgunluk dokunsun? Allah diyorsun, yorgunluktan bahsediyorsun. Olacak iş mi? Allah yorulur mu? O zaman Allah olmaz-hâşâ. Allah’ın özelliği o, yorulmaması. Acze düşmez Allah.
39-“Öyleyse sen, onların dediklerine karşılık sabret.” Biz de yobazların üslubuna karşı sabrediyoruz. Onların densizliğine, abuk sabuk konuşmalarına sabrediyoruz.