ADNAN OKTAR: Türkiye’de Ülkücü olmayan hiç kimse yoktur. Türk-İslam Birliği’ni savunan herkes Ülkücüdür. Herkes Milliyetçidir. Atatürk de Ülkücüydü. Hatta o, manevi kızının ismini de Ülkü koymuştur. Müslüman’ın mutlaka bir ideali vardır. İttihad-ı İslam’dır. Bütün dünyaya İslam’ın hakim olması, en büyük ülküdür. Bütün dünyanın savaştan, terörden, anarşiden, kargaşadan, zulümden beri olması, huzur içinde yaşaması, herkesin kardeş olması, silahların kalkması, dehşetin kalkması, dünyanın cennet gibi olması, her Müslüman’ın ideali, ülküsüdür, hayalidir. Cennet zaten bize hedef olarak gösterilmiştir. Dünyada da cenneti hedefleyeceğiz, ahirette de cenneti hedefleyeceğiz. Dolayısıyla hayır yolda olan herkesi derin bir sevgiyle, derin bir muhabbetle kucaklarız. Ülkücülere de derin muhabbetimiz malumdur, bilinir. Çok severiz. Elhamdülillah, maşaAllah. Başbuğumla, yıllar önce İstanbul’da, Başbuğumuz’un misafirhane olarak kullandığı bir yer vardı, şimdi semt olarak tam hatırlamıyorum da, İstanbul’un bir hayli dışında. Orada görüşmüştük, Başbuğ son derece şıktı böyle, kalın yün kumaştan bir ceket vardı üzerinde ama İngiliz kumaşı, şahane. Yelek, ceket falan baya şıktı. O da Atatürk gibi çok güzel giyinirdi Başbuğ da. Meşhur özelliğiydi. Çok babacan ve çok candan karşıladı bizi. Karşılıklı oturduk, çay içtik, sohbet ettik uzun uzun. Gayet güzel sohbetimiz olmuştu. Çok akıllıdır Başbuğ. Çok akıllıydı, halim bir insandı. Böyle dengelere çok dikkat eden, devletin ali olmasını, birlik ve beraberliği akılcı yöntemlerle savunan makul ve muhterem bir insandı. Allah gani gani rahmet etsin. Yetiştirdiği gençlik de cıva gibi, maşaAllah çok güveniyoruz Ülkücü gençliğe. Türkiye’nin çimentosudur Ülkücü gençlik. Herkes bilir yani güven duyulur. Nasıl ordumuza güveniyoruz, nasıl polisimize güveniyoruz. Nasıl Karadeniz Bölgesi’ne boydan boya güveniyoruz, İç Anadolu’ya güveniyoruz. Güneydoğu’ya güveniyoruz, her yere güveniyoruz. Ülkücü gençlik de öyle Türkiye’nin çimentosu olan mübarek bir topluluktur. Allah hepsine hayır, sağlık, bereket versin inşaAllah.