PKK şu an Marksist bir taktik uygulayarak geri adım atıyor gibi görünmektedir.

A9 TV 2013-12-05

Views 140

ADNAN OKTAR: Her ne kadar “Abdullah Öcalan iman etti” dense de-ki, inşaAllah iman etmiştir, PKK’nın imansız, Allah’a karşı, Kuran’a karşı bir örgüt olduğunu hiçbir zaman için unutmamak lazım. Geceli gündüzlü komünist tehlikeye karşı, PKK tehlikesine karşı, herkesi uyarmak lazım. Yani PKK zannedildiği gibi barış isteyen, kendi halinde bir yapılanma değil. Onlar istese de, ideolojileri istemez. Kendileri istese bile Leninizm yasaklıyor. Adamlar Marksist, Leninist ve komünist düşüncede. Dese ki “ben karşıyım” komünizm onun yakasını bırakmaz. Çünkü PKK komünist partidir. Komünist ideoloji üzerine kurulmuştur, Marksist ve Leninist’tir. Marksist ve Leninist olunca, “ben barış istiyorum” dedirtmez ona. Olsa olsa bir ileri, iki geri olur. Yani Lenin’in taktiği olur. Leninizm’de komünizm getirilirken gerekirse geri adım atılır. Yani barıştan da bahsedilebilir, dinden bahsedilebilir, İslam’dan, Kuran’dan da bahsedilebilir, komünizme ilerlemek için. Şu an bir Marksist taktik yapıldığı kanaatindeyim. Yani bir adım ileri atılmıştır, iki adım geri gelinmiştir. Lenin’in de kitabı var zaten; “Bir adım ileri, iki adım geri” diye. Leninizm’in bu taktiği şu an Türkiye’de uygulanıyor. Onun için Marksist, Darwinist, materyalist düşünceye karşı, sürekli bilimsel eğitim, anlatım, kitap dağıtımı devam etmeli, özellikle kilit noktalara; Emniyet Müdürlükleri, Milli Eğitim’le ilgili yerler olabilir, hatta MİT Müsteşarlığına gönderilebilir, her yere göndersin kardeşlerimiz, her yere hediye etsinler. Bu büyük tehlikeye karşı halkımız, milletimiz bilinçlendirilsin. Nefes almadan bunun devam etmesi gerekir. Biraz vakit varken, bu imkanı iyi kullanmak lazım. Sebebe sarılacağız. Eğitimin dışında, bilgilendirmenin dışında olmaz. Yani Marksizm’i sadece telin etmek, demek “işte bunlar Allah’sız, Kitapsızdır. Komünisttir bunlar” demek insanı etkilemez. Yani bir entele sen bunu anlatsan, senin kabaca Marksizm’i eleştirdiğini düşünür, Marksizm’i bilmediğin için, kulaktan dolma bilgilerle klasik anti-komünist söylemleri geliştirdiğinizi düşünür ve etkilenmez. Onun için bilimsel anlatım ve Darwinizmi, materyalizmi eleştirerek anlatım, hayatidir. Komünizme karşı olmak da etkilemez adamı. İstediğin kadar anlat. Mesela “komünizm dinsizdir, Allahsızdır” desen, adam der ki sana, “Darwinizm bir gerçek değil mi? Devlet Darwinizm’i savunmuyor mu?” diyecektir. “Doğada Darwinist bir gelişme olduğuna göre, diyalektik bir gelişme olduğuna göre doğanın da, tarihin de diyalektik gelişmesinde şaşılacak ne var?” dese, ne diyeceksin? Önce, o felsefenin ortadan kaldırılması lazım. Yani “doğa” diyor, “kainat tesadüfen bir patlama sonucu oldu. Canlılar tesadüfen oldu, tarih’te” diyor, “bu diyalektik felsefenin içerisinde gelişiyor. “Bir süreç bu diyor, “süreç.” Marksist söylemde bu çok önemli bir kelimedir, süreç. “Süreç devam ediyor” diyor. Marksist söylemin mantığında, bu önemli bir açıklamadır. Onun için iyi bilgilenmek, yani Darwinist materyalist düşüncenin geçersizliğini anlatmak, bu zemine oturtarak dini anlatmak, dini anlatırken de yobaz ve bağnaz düşüncelerden arındırarak dini anlatmak gerekiyor. Çünkü sen “bir Yaratan var” dersen, o zaman “Yaratan bizimle ilgileniyor mu?” der adam. “Bizden haberi var mı?” der, haşa, değil mi? O zaman dini anlatman gerekiyor. Çünkü “Allah var” demekle bitmez. “Allah vardır. O zaman yine komünist olurum” der. Yine onun için ahlakın, dinin bir anlamı kalmaz, değil mi? Yani deist mi diyorlar onlara? Yine kabul etmez. Orada yapılacak şey; dini de anlatmak. Ama eğer geleneksel, bağnaz din anlayışını anlatırsan, adam sana güler. Yani kadın buçuktur, sopayı duvara asman gerekir, kadın ne derse onun tersini yap, böyle abuk sabuk yemeğe sinek düşerse içine batır, buna benzer laflar edersen, adam onun tepkisini çekersin ve inanmaz sana. Her şeyin mantıklı olması gerekiyor. Bakın en başından Darwinizmi bir kere çok mantıklı anlatman lazım. En hayati konu bu. Sonra iman hakikatlerini, Kuran mucizelerini anlatman lazım, Kuran’ın geçerli olduğunu ve doğru olduğunu anlatman lazım. İman ettikten sonra Allah’ın hükümlerini doğru olarak, bağnazca değil, sevgiyle ve şefkatle ve coşkuyla anlatman lazım. O zaman tehlike durur. Sistem budur. Yoksa sen Darwinizmi yok etmeden, “komünizme, PKK’ya karşı oluyorum” dersin. Hiç etkin olmaz. Senin klasik sağcı olduğunu düşünür. Bağnaz olduğunu düşünebilir, tutucu olduğunu düşünebilir, gerici düşünce içinde olduğunu düşünebilir, sığ düşündüğünü iddia edebilir, her şeyi söyleyebilir. Çünkü senin inancının bir temeli olması lazım. Diyor ki o “benim inancımın bir temeli var. Darwinizm” diyor.  “Kainatı ben açıklıyorum. Sana soruyorum sen

Share This Video


Download

  
Report form