ADNAN OKTAR: Duha Suresi; “Kuşluk vaktine andolsun” (Duha Suresi, 1) 'Karanlığı iyice çöktüğü' zaman geceye, (Duha Suresi, 2)
Bak Leyl Suresi, şeytandan Allah’a sığınırım. Rahman, Rahim olan Allah’ın adıyla. “Sarıp-örttüğü zaman geceye andolsun” (Leyl Suresi, 1) Parıldayıp-aydınlandığı zaman gündüze” (Leyl Suresi, 2) Biri Mehdiyet, biri deccaliyete bakıyor. Hep güneş, hep güneşin doğuşu. Bir de bak hep son sureler. Şems. Kuran’ın artık bitişi. Kuran’ın nazil olması bitmek üzere. Bak İnşirah Suresi, Tin Suresi, Alak, hep Mehdiyet ve deccaliyet üstünedir. Mesela Alak Suresi, direkt deccaliyetten bahseder.
Rahman, Rahim olan Allah’ın adıyla, şeytandan Allah’a sığınırım. “Yaratan Rabbin adıyla oku.” (Alak Suresi, 1) Okumanın önemine dikkat çekiliyor. “Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir;” (Alak Suresi, 2) Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.” (Alak Suresi, 4) Yani ahir zamanda kalem erbabı, kalem hakim oluyor ahir zamanda. “İnsana bilmediğini öğretti.” (Alak Suresi, 5) Mesela Darwinizmin geçersizliğini öğrendik, birçok şeyi bilimle öğrendi insanlar.
“Hayır; gerçekten insan, azar.” (Alak Suresi, 6) İnsan azar bak. “Hayır; gerçekten insan, azar.” Deccaliyete bakıyor. Darwinist, materyalist düşünce içerisinde anarşi, terörle azıyorlar. “Kendini müstağni gördüğünden.” (Alak Suresi, 7) Diyor ki, ‘ben üstün insanım’ diyor. ‘Müstağniyim, üstün ırkım’ diyor. Yani ‘modernim’ diyor. ‘Bilimin teknolojinin en yüksek seviyesine çıktım ben’ diyor. ‘Ahlaken de çok iyiyim’ diyor. Müstağni görüyor kendini. “İnn-el insana leye ka” herhalde hatırladığım kadarıyla ayet. Darwin’in ölüm tarihini veriyor. Bak “kendini müstağni gördüğünden, hayır insan gerçekten azar.” Darwin’in ölüm tarihini veriyor. Yani bilmiyorum düşünen ibret alır.
“Şüphesiz, dönüş yalnızca Rabbinedir.” (Alak Suresi, 8) Engellemekte olanı gördün mü?” (Alak Suresi, 9) Bak Suriye’de, diğer ülkelerde birçok İslam ülkesinde bu var. “Namaz kıldığı zaman bir kulu.” (Alak Suresi, 10) Demek ki, tahirane deccal Müslümanlara saldıracak. Buna işaret ediyor, ayet. Bak, “namaz kıldığı zaman bir kulu.” Yani ehl-i selahate, tahirane saldıracağına işaret ediyor. “Gördün mü ya o kul doğru yol üzerinde ise” (Alak Suresi, 11) Kuran’a uygunsa, ihdines sıratal mustakim, Fatiha Suresi’nde belirtilen. Kuran yolu üzerinde ise, “ya da takvayı emrettiyse” (Alak Suresi, 12) ki, özellikle Mehdiyet’i işaret ediyor bu ayet. Öbür ayetler deccale, bu da Mehdiyet’e. Takvayı emrettiyse, İslam’ı anlattıysa, “gördün mü” diyor, Allah sürekli vurguluyor. “Ya (bu engellemek isteyen) yalanlıyor ve yüz çeviriyor ise” (Alak Suresi, 13) Yani Allah’ı inkar ediyor, İslam’ı, Kuran’ı öğrenmekten kaçınıyor ise, “O, Allah’ın gördüğünü bilmiyor mu?” (Alak Suresi, 14) diyor, Allah. “Hayır, eğer bu tutumuna bir son vermeyecek olursa andolsun onu alnından tutup sürükleyeceğiz.” (Alak Suresi, 15) Perçeminden tutup sürükleyeceğiz. “O yalancı, günahkar alnından. (Alak Suresi, 16) O zaman o da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını)” ekibini, kim varsa arkadaşlarını “çağırsın” (Alak Suresi, 17) diyor, Allah. “Biz de zebanileri çağıracağız. (Alak Suresi, 18) Hayır ona boyun eyme. (Rabbine) secde et ve yakınlaş.” (Alak Suresi, 19) Yani “deccaliyete boyun eğme” diyor, Cenab-ı Allah. On dokuz ayetten oluşuyor, deccaliyete özellikle vuran bir ayettir, Alak Suresi.